- sevmek
- -i1. 爱; 爱戴; 爱慕: anasını \sevmek 爱母亲 yurdunu \sevmek 爱祖国 Murat çok baba bir adamdır, onu hepimiz severiz. 穆拉特是一个非常热心的人, 我们大家都很喜欢他。2. 爱恋: Bunlar birbirlerini severek evlendiler. 这两人相爱结婚了。3. 爱好, 喜欢: açık renkleri \sevmek 喜欢浅颜色 çiçekler \sevmek 喜欢花 Ali okumayı çok seviyor. 阿里非常爱读书。4. 抚爱, 抚摸: Gel çocuğum, seni biraz seveyim. 来吧, 孩子, 让我抱抱。5. 喜欢, 适宜: Bu ağaç nemli ortamı sever. 这种树适宜在湿润的地方生长。◇ seve seve 高兴地, 喜悦地; 愉快地, 快乐地◆ Sev beni, seveyim seni. 爱是相互的。Sev seni seveni hak ile yeksan ise, sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan ise. 宁要痴心爱我的村姑, 不要貌合神离的公主。Sevenin kuluyum, sevmeyenin sultanı. 宁要痴心爱我的村姑, 不要貌合神离的公主。Sevip (或 sevişip) dostuna, boşanıp kocana varma. 不可与婚外情人结婚, 亦不可与离婚丈夫复婚。Sevsinler! 【讽】太好了!
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.